I.
Cem, Alevi-Bektaşi inancında temel ibadet biçimi olup, toplumsal ve dinsel işlevleri olan kutsal bir âyindir. Sözcük anlamı “toplanma, bir araya gelme” olan cem, Alevilerin ibadet, eğitim, yargılama ve sosyalleşme gibi çeşitli ihtiyaçlarını karşılayan çok boyutlu bir âyin geleneğidir.
Tarihsel Arka Plan
Cem ayininin tarihsel arka planı hakkında şu önemli noktaları söyleyebiliriz:
- Cem ayininin sistemli bir şekilde icra edilişini Şah İsmail dönemine (16. yüzyıl başları) kadar götürmek mümkündür. Cemde okunan duaların, tevhitlerin, gülbankların, naatların ve miraçların birçoğunun Şah İsmail tarafından yazıldığı düşünülmektedir.
- Cem ayininin kökeni hakkında farklı rivayetler bulunmaktadır:
- Aleviler, cem erkânlarının Hz. Muhammed’in Miraçtan döndükten sonra “Kırklar Meclisi”ni ziyaret etmesine dayandığını iddia ederler.
- Bazı görüşlere göre, ilk cem törenlerinin temeli Hacı Bektaş-ı Veli’nin sohbetlerinde atılmıştır.
- Diğer bir rivayet ise ilk cem erkânlarının İmam Cafer-i Sadık tarafından başlatıldığını öne sürer.
- Cem ayininin tarihsel gelişiminde eski Türk dini inançlarının da etkisi olduğu düşünülmektedir. İslamiyet’in kabulüyle birlikte bu eski inançlar İslami bir çerçeve içinde yeniden şekillenmiştir.
- Cem ayini, tarihsel süreç içerisinde sistematik bir yapıya bürünerek geleneksel Anadolu Aleviliği içinde yöreden yöreye bazı farklılıklar göstererek günümüze kadar gelmiştir.
- 1950’li yıllara kadar ağırlıklı olarak kırsal kesimde yaşayan Alevi toplulukları, bu tarihten sonra büyük kentlere göç etmeye başlamışlardır. Bu göç süreci, cem evlerinin kurulması ve cem ayinlerinin kent yaşamına uyarlanması sürecini başlatmıştır.
Bu bilgiler ışığında, cem ayininin kökeninin İslam öncesi Türk inançlarına dayandığı, ancak İslamiyet’in kabulüyle birlikte İslami bir çerçeve içinde yeniden şekillendiği ve zaman içinde sistemli bir yapıya kavuştuğu söylenebilir. Özellikle 16. yüzyıldan itibaren Şah İsmail’in etkisiyle daha belirgin bir form kazandığı ve 20. yüzyılın ortalarından itibaren kentleşme süreciyle birlikte yeni bir dönüşüm geçirdiği anlaşılmaktadır.
İnanç ve Uygulamadaki Yeri
Cemin Düzenlenme Amaçları
- Birlik ve Beraberliği Sağlama: Cem, Alevi toplumunun bir araya gelerek birlik ve beraberliğini güçlendirmesini sağlar.
- İbadet: Alevilerin toplu halde ibadet etmelerini sağlayan bir ritüeldir.
- Barıştırma: Cemde küskünler barıştırılır, toplum içindeki anlaşmazlıklar çözülmeye çalışılır.
- Yargılama ve Adalet: Cem sırasında toplum içinde suç işleyenler yargılanır, gerekirse cezalandırılır veya affedilir.
- Eğitim: Cem, Alevi öğretisinin, ahlaki değerlerin ve kültürel mirasın aktarıldığı bir eğitim platformu işlevi görür.
- Manevi Arınma: Katılımcılar için manevi bir arınma ve olgunlaşma süreci sağlar.
- Kültürel Aktarım: Müzik, semah, deyişler gibi kültürel öğelerin yeni nesillere aktarılmasını sağlar.
- Sosyal Kontrol: Düşkünlük kurumu gibi uygulamalarla toplumsal düzenin korunması amaçlanır.
- Kimlik Oluşturma: Alevi kimliğinin güçlendirilmesi ve korunması amaçlanır.
- Dayanışma: Toplumsal dayanışma ve yardımlaşma pratiklerinin gerçekleştirilmesi hedeflenir.
- Manevi Eğitim: On iki hizmet aracılığıyla manevi eğitim verilir ve toplumsal roller öğretilir.
Cem Âyini Türleri
- Görgü Cemi
- İkrar Cemi
- Musahiplik Cemi
- Düşkün Kaldırma Cemi
- Dardan İndirme Cemi
- Koldan Kopma Cemi
- Abdal Musa Cemi
- Muharrem Cemi
On İki Hizmetli
- Mürşid (Dede): Hz. Muhammed, Ali ve Hacı Bektaş Veli’yi temsil eder. Cem erkânını yürütür, ikrar alır ve nasip verir.
- Rehber: İmam Hüseyin’i temsil eder. Yola girmek isteyenleri hazırlar ve yol gösterir.
- Gözcü: Ebû Zerr el-Gaffârî’yi temsil eder. Cemin düzenli ve sâkin geçmesini sağlar.
- Çerağcı (Delilci): Cabir El Ensari’yi temsil eder. Cem evindeki aydınlatma araçlarını yakar.
- Zâkir (Âşık): Bilâl-i Hâbeşî’yi temsil eder. Cemde tevhid, duazde imam, mersiye, semah ve nevruziye söyler.
- Süpürgeci (Ferraş): Selmân-ı Farisî’yi temsil eder. Cem evinin temizliğiyle ilgilenir.
- Meydancı: Hüzeyme tül Yemeni’yi temsil eder. Semahları yönetir ve postları düzenler.
- Niyazcı: Mahmud el Ensari’yi temsil eder. Kurbanları tekbirler, keser ve lokmaları dağıtır.
- İbrikçi: Kamber’i temsil eder. Mürşidin ve cem erenlerinin temizliğini sağlar.
- Kapıcı: Gülam Keysani’yi temsil eder. Ceme gelenlerin evlerini gözetler.
- Peyikçi: Amri Ayyari’yi temsil eder. Cem olacağını tüm canlara duyurur.
- Sakacı: Ammar bin Yasir’i temsil eder. Cem evinde su, şerbet ve süt dağıtımını yapar.
Cem Âyininin Erkânları
- Dede’nin Meydana Gelmesi: Cem’i yönetecek olan Dede (Mürşid) meydana gelir ve postuna oturur.
- On İki Hizmet Sahiplerinin Görevlendirilmesi: Dede tarafından on iki hizmet sahibi belirlenir ve görevlendirilir.
- Rızalık Alma: Cemde bulunanların birbirlerinden razı olup olmadıkları sorulur, varsa dargınlıklar giderilir.
- Delil (Çerağ) Uyandırma: Çerağcı tarafından cem meydanındaki mumlar ve kandiller yakılır.
- Tevhid ve Duaz-ı İmam Okunması: Zâkir tarafından tevhid ve on iki imamı öven nefesler okunur.
- Semah: Semahçılar tarafından semah dönülür.
- Lokma Dağıtımı: Niyazcı tarafından getirilen lokmalar dağıtılır ve yenir.
- Dua ve Gülbanklar: Dede tarafından çeşitli dualar ve gülbanklar okunur.
- Sorgulama ve Görgü: Taliplerin sorgulanması ve görgüden geçirilmesi yapılır.
- Miraçlama: Hz. Muhammed’in miracını anlatan nefesler okunur.
- Sakka Suyu Dağıtımı: Sakka tarafından cemdekilere su dağıtılır.
- Cem’in Sonlandırılması: Dede tarafından son dualar okunur ve cem sonlandırılır.
Cem Meydanının Düzeni
- Cem Alanının Ortası (Meydan):
- Cem meydanının merkezi, genellikle yuvarlak bir düzen alır. Bu yuvarlak alan, Alevi inancındaki birlik ve eşitliği simgeler. Herkes, cem halkasına eşit olarak katılır.
- Dede’nin oturduğu post (dede postu) meydanın başında bulunur ve genellikle cem alanının ön kısmında, yüksek bir noktaya yerleştirilir. Dede, burada ayini yönetir.
- Semah alanı, cem meydanının ortasında bulunur. Semah dönülecek yer, cemaatin bulunduğu yerden farklı ve açık bir alanda olur.
- Postlar ve Niyaz Yeri:
- Dede postu, cem meydanının en kutsal yeridir ve dede bu posta oturarak töreni başlatır. Post, Hz. Ali’yi ve diğer önemli manevi liderleri temsil eder.
- Meydanın belirli noktalarında niyaz yerleri bulunur. Cemaat niyazlarını bu noktalarda yapar.
- Kürsü ya da Deyiş Alanı:
- Meydanın bir kenarında zakirin saz çaldığı ve nefesler okuduğu bir bölüm vardır. Zakir, cem boyunca deyişler, nefesler ve ilahiler söyleyerek cemaatin manevi atmosfere katılmasını sağlar.
- Kadınlar ve Erkekler:
- Kadınlar ve erkekler cem âyinine eşit olarak katılır ve genellikle aynı halkada yer alır. Alevilikte cinsiyet ayrımı yoktur; herkes cem halkasında eşit olarak bulunur. Kadın ve erkeklerin birlikte semah dönmesi de bu eşitliğin bir göstergesidir.
Günümüzde Cem Âyinleri
Günümüzde cem âyinleri, Alevi toplumunun hem inanç ritüellerini hem de kültürel bağlarını güçlendiren temel ibadetlerden biri olmaya devam etmektedir. Ancak cem âyinlerinin durumu, bulundukları ülke ve toplumsal koşullara bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Türkiye ve diaspora toplulukları başta olmak üzere, farklı coğrafyalarda ve sosyal ortamlarda cem âyinlerinin uygulaması, görünürlüğü ve işleyişi üzerinde farklı etkiler gözlemlenmektedir.
1. Türkiye’deki Cem Âyinleri
Türkiye, Aleviliğin en yaygın olduğu ülke olmasına rağmen karşılaştığı bazı zorluklar, cem âyinlerinin günümüzdeki durumunu etkileyebilmektedir:
a. Cem Evlerinin Durumu
-
- Resmi Statü: Türkiye’de cem evleri, resmi olarak ibadethane statüsüne sahip değildir. Bu durum, cem evlerinin devlet desteği alamamasına ve yasal zorluklarla karşılaşmasına yol açar. Alevi toplumu uzun zamandır cem evlerinin ibadethane olarak tanınması için mücadele etmektedir.
-
- Yerel Yönetim Desteği: Bazı belediyeler ve yerel yönetimler cem evlerine destek vermektedir. Özellikle büyük şehirlerde cem evleri daha görünürdür ve daha fazla sayıda insan cem âyinlerine katılma imkânı bulmaktadır.
b. Katılım ve İlgi
Gençlerin Katılımı: Alevi gençler arasında cem âyinlerine katılım bazı yerlerde azalırken, bazı yerlerde gençler Alevi kültürünü ve inancını yaşatmak için cem âyinlerine yoğun ilgi göstermektedir. Özellikle üniversitelerde açılan Alevi dernekleri ve gençlik örgütleri, cem âyinlerini yeniden canlandırmak için çaba göstermektedir.
c. Cem Âyinlerinin Medya ve Sosyal Medyada Görünürlüğü
Televizyon ve sosyal medya sayesinde cem âyinleri daha geniş kitlelere ulaşmaktadır. Özellikle internet üzerinden yayınlanan cem âyinleri, uzakta yaşayan Alevilerin bu ritüellere sanal ortamda da katılabilmelerini sağlamaktadır. Bu durum, geleneksel ibadet biçimlerinin modern dijital platformlara taşınmasına da olanak tanımaktadır.
2. Diaspora Toplumlarındaki Cem Âyinleri
Başta Avrupa, Kuzey Amerika ve Avustralya olmak üzere, diaspora Alevi toplulukları da cem âyinlerini yaşatmaya devam etmektedir. Özellikle Almanya’daki Alevi topluluğu, cem âyinlerini düzenli olarak gerçekleştirmekte ve Alevilikle ilgili kurumlar kurarak bu kültürü yaşatmaktadır.
a. Diasporadaki Cem Evleri
-
- Almanya: Almanya, büyük bir Alevi nüfusuna ev sahipliği yapmaktadır ve burada cem evleri yaygındır. Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) gibi kuruluşlar, cem âyinlerinin düzenli olarak yapılmasını ve Alevi inancının genç kuşaklara aktarılmasını sağlamaktadır.
- Avrupa’nın Diğer Ülkeleri: Fransa, Hollanda, İsviçre ve Avusturya gibi ülkelerde de Alevi toplulukları aktif olarak cem âyinleri düzenlemektedir. Bu ülkelerde Aleviler, hem inançlarını hem de kültürel kimliklerini korumak için cem evleri ve dernekler kurmuşlardır.
b. Kimlik ve Dayanışma Aracı Olarak Cem Âyinleri
Diaspora topluluklarında cem âyinleri, sadece bir ibadet değil, aynı zamanda toplulukları bir arada tutan bir dayanışma ve kimlik aracı olarak görülmektedir. Göçmen Alevi toplulukları, bu ayinler aracılığıyla kültürel kimliklerini koruyup, gelecek kuşaklara aktarma gayreti içerisindedir.
3. Alevi Toplumunun Zorlukları ve Cem Âyinlerinin Durumu
a. Alevi İbadetlerinin Tanınmaması
Türkiye’de cem evlerinin ibadethane olarak tanınmaması, Alevi toplumunun en büyük taleplerinden biridir. Bu durum, cem âyinlerinin resmi olarak daha az görünür olmasına neden olmaktadır. Ancak bazı yerel yönetimler ve sivil toplum örgütleri, cem evlerini destekleyerek bu eksikliği gidermeye çalışmaktadır.
b. Siyasi ve Sosyal Zorluklar
Alevi toplumu, geçmişte çeşitli ayrımcılık ve baskılara maruz kalmıştır. Bu durum, cem âyinlerinin daha gizli veya kapalı ortamlarda yapılmasına neden olmuştur. Ancak günümüzde bu tür zorluklara rağmen, Alevi toplumu daha özgürce ibadetlerini yapabilme gayretindedir.
4. Cem Âyinlerinin Modernleşmesi
Cem âyinleri günümüzde modernleşmenin etkisi altında da şekillenmektedir. Örneğin, şehir hayatında cem âyinleri daha kısa sürede gerçekleştirilirken, köylerde daha uzun ve geleneksel şekliyle devam edebilmektedir.
Kadınların Rolü: Kadınların cemlerdeki aktif rolü, günümüzde daha fazla öne çıkmaktadır. Geleneksel olarak kadınlar da cem âyinlerinde yer alırken, günümüzde daha fazla ön planda oldukları ve görev aldıkları gözlemlenmektedir.
Günümüzde cem âyinleri, Alevi inancının temel ibadeti olarak varlığını korumaktadır. Alevi toplumu, ibadetlerini hem kültürel hem de dini bir ritüel olarak yaşatmaya devam etmekte, karşılaşılan zorluklara rağmen bu geleneği sürdürme çabasındadır.
Kültürel ve Sosyal Boyutları
- Kültürel Bellek Oluşturma: Cem ayinleri, Alevi kültürel belleğinin korunması ve aktarılması işlevini yerine getirir. Alevilik öğretisi, Kerbela olayı ve Kırklar Meclisi gibi önemli olaylar anlatılarak kültürel miras yaşatılır.
- Toplumsal Bütünleşme: Cem, birlik ve beraberlik anlamına gelir. Ayinler, Alevi toplumunun bir araya gelmesini ve bütünleşmesini sağlar.
- Eğitim İşlevi: Cem ayinleri bir nevi “okul” görevi görür. Katılımcılar burada öğrendiklerini günlük yaşamlarına aktarırlar. Ahlaki değerler, saygı, sevgi, adalet gibi erdemler öğretilir.
- Sosyal Kontrol Mekanizması: Düşkünlük kurumu gibi uygulamalarla toplumsal düzenin korunması sağlanır.
- Kimlik Oluşturma ve Güçlendirme: Cem ayinleri, Alevi kimliğinin oluşturulması ve güçlendirilmesinde önemli bir rol oynar.
- Kültürel Kodların Aktarımı: Müzik, semah, deyişler ve diğer ritüeller aracılığıyla kültürel kodlar yeni nesillere aktarılır.
- Sosyal Yardımlaşma: Cem ayinleri sırasında ve sonrasında toplumsal dayanışma ve yardımlaşma pratikleri gerçekleştirilir.
- Çatışma Çözümü: Cem ayinleri, toplum içindeki anlaşmazlıkların çözüldüğü bir platform olarak da işlev görür.
- Manevi Gelişim: Katılımcılar için manevi bir olgunlaşma ve arınma süreci sağlar.
- Kültürel Çeşitlilik: Cem ayinleri, Türkiye’nin kültürel çeşitliliğinin bir parçası olarak önemli bir yere sahiptir.
- Sosyal Etkileşim: Cem ayinleri, Alevi toplumu içinde sosyal etkileşimi artırır ve toplumsal bağları güçlendirir.
Bu boyutlarıyla cem ayini, sadece bir ibadet biçimi değil, aynı zamanda Alevi toplumunun kültürel ve sosyal yaşamının merkezi bir unsuru olarak karşımıza çıkmaktadır.
/sö
II.
Cem, Alevilerin toplu halde ettikleri ibadetin adıdır. Kavram olarak Cem Arapça bir kelime olup toplanma, birikme, bir araya gelme manasına gelmektedir. Cem’in kaynağı “Kırklar Cemi”dir.
Cem ibadetini diğer inançlardaki ibadetlerden farklı kılan en önemli unsur; Cem’de bulunanların aynı zamanda topluma hesap vermekle yükümlü olmalarıdır. Cem‘de bulunanlar birbirlerinden razı olmak zorundadırlar. Cem’de bulunan bir kişi başka bir kişiye dargınsa, bu iki kişinin dargınlıkları giderilmeden, barışmaları sağlanmadan Cem’e başlanmaz.
Alevilerin toplu anlamda temel ibadeti olan Cem, bir “dede”nin gözetiminde, önderliğinde yerine getirilir. Cem ibadetlerine katil, hırsız, yolsuz, düşkün kimseler giremez.
Cem ibadetini kısa bir şekilde tanımlamak mümkün değildir. Bu anlamda Cem’in ne olduğunu ve nasıl uygulandığını tam manasıyla kavramak için en yakındaki Cemevine gidip bilgilenmek gerekir.
Erenler cemine her can giremez,
Şah’a kamber gibi kul olmayınca.
Her kamberim diyen kamber olamaz,
Edep ile erkân yol olmayınca.
Cem’in Amacı
İnsan ilişkilerini, toplumsal otokontrol duruşma ile kusursuzlaştırma ve olgunlaştırmadır. Kişide insan sevgisi ve hoşgörünün oluşmasına katkı sağlar. Sanatsal ve edebî uygulamalar yönü ile de ruhta ve zihinde dinlendirici etki yaratır.
Alevilik’te uygulanan altı tür cem vardır. Bunlar:
- İrşat Cemi (gençleri, yeni yetişenleri aydınlatma cemi).
- Koldan Kopma Cemi (suç işleyenlerin, düşkünlerin, toplumsal suçların yargılandığı cem).
- Müsahiplik Cemi (ikrar veren aileler arasındaki birlikteliği, dayanışmayı işleyen cem).
- Lokma ve Dardan İndirme Cemi (herhangi bir konuda adak adayanlar, baba ve annelerinin Hak‘ka yürümesinde helallık alma cemi)
- Abdal Musa Kurban Cemi (kurban kesip çevreye dağıtılan cem. Bu cem, Hace Bektaş Veli döneminden sonra uygulanmaya başlanmıştır.)
- Görgü Cemi (Aleviler’de çok özel ve ayrı bir önem taşıyan cemdir).
İRŞAD CEMİ
İrşad Cemi, kısaca yeni yetişen kız ve erkek gençleri eğiten, yolun kurallarını gösteren, cemde nasıl davranacaklarını bildiren, duaları öğreten, insanların birbirleri ile kaynaşmasını sağlayan, dinler ve inançlar hakkında bilgilendirme yapan bir cemdir.
KOLDAN KOPMA CEMİ
Bu cem, Alevilik’te “halk mahkemesi”nin işlendiği, toplum içinde sosyal sorunların karara bağlandığı, toplumsal suç işleyenlerin müşküllerinin görülüp giderildiği vb. daha bir çok konuyu kapsayan bir cem biçimidir. Bu cemde tüm ihtilafları “dede”, “pir” veya “mürşit”, yöre halkının çoğunluğunun da katıldığı kararı uygular. Verilen karar herkes için geçerlidir.
MUSAHİPLİK CEMİ
Alevi cemlerinin içerisinde “Müsahiplik Cemi” çok önemli bir yer tutmaktadır. Yukarıda da belirtildiği gibi, Alevilik güçlü ahlâk sistemine dayanan, eşitlik ilkesini, paylaşımı ve sosyal adaleti kendi bünyesinde barındıran bir inanç biçimidir. Hamı kendi içinde olgunlaştırdığı gibi, “insan-ı kâmil” olmaya yönelik yoğun çaba ve çalışma içine girer. Aileleri birbirleri ile kaynaştırıp dayanışmayı sağlayan bir hümanizmaya sahiptir.
İşte bunun adı insanın insanla “müsahip” olmasıdır. Yani birbiriyle ilke birliği, yaşam birliği ve daha da ileriye giderek kardeşlik anlaşmasının musahiplik vesilesiyle ikrarlaşmasıdır. Alevilik’te müsahip olmadan önce ,belli başlı bazı olgunluk aşamaları vardır.
LOKMA CEMİ
Lokma Cemi dediğimiz cem, kulun kula razı olduğu “Rızalık Cemi”dir. Bir tür “helalleşmecemi”dir. Bir “gönül alma cemi”dir. Adak kurbanları, adak yemekleri bu cemde yapılır. Bu cemin bir diğer adı da “DARDAN İNDİRME CEMİ”dir.
Dardan indirme, anne, baba veya bir yakının Hak’ka yürümesiyle ilgilidir. Baba, anne veya bir yakın akrabası Hak’ka yürüyen kişi, ilkin üçüncü gün bir yemek verir. Daha sonra yedinci ve kırkıncı günü tekrar bir yemek verilir. Bu her üç yemek bir gelenektir. Ancak dardan indirme ceminin amacı başkadır. Bu cemin belli bir günü yoktur. Ama aynı yıl içinde yapılması bir görev sayılır.
Ölen kişi için Alevilik’te daha çok “Hak‘ka yürüdü” deyimi kullanılır. Hak’ka yürüyen kişinin tüm tanıdıkları, alış veriş ilişkisi olduğu kimseler, çevrede tanıdığı akraba ve arkadaşları çağrılarak hem halkın huzurunda, hem de Dede’nin huzurunda “rızalık” alınır. Borcu varsa ödenir. Alacağı varsa alınarak yakınına teslim edilir. Sağlığında gücendirdiği kimseler varsa onların rızalığı alınır. Kurallar yerine getirildikten sonra yemekler yenir. Dualar ve gülbenkler okunarak kişiye rızalık verilmiş olunur.
ABDAL MUSA CEMİ
Abdal Musa, Hünkar Hacı Bektaş Veli’nin en önemli halifelerindendir. Abdal Musa, Alevi ve Bektaşi’lerde saygı ile anılan “sultanlık” payesi almış, bir çok kerametleri olan velilerden birisidir.
Abdal Musa Ceminde kural olarak bir yola alınma veya görgü amacı yoktur. Özellikle Ege ve Akdeniz yöresinde adına Tahtacı ve Çepni dediğimiz boylarda perşembeyi cumaya bağlayan gecelerde, adak kurbanları gibi konularla ilgili cem düzenlenir. Bu cemlerde köy halkı biraraya toplanır. Dargınlar, küsler barışır, komşular birbirlerine lokma verir.
GÖRGÜ CEMİ
Alevilikte “Görgü Cemi” özellikle tüm kurallarıyla değişik yörelerde noksansız olarak tatbik edilir. Görgü Cemi’ne girebilmek için müsahipli olmak, evli olmak, âdâp ve ahlâka uygun olmak, düşkün olmamak, yani toplum içerisinde her hangi yüz kızartıcı bir suçu bulunmamak, Pir‘e, Mürşit’e ve Dede’ye inançlı ve itikâtlı olmak esastır. Kişilerin mevkî ve makamı ne olursa olsun, Cemevi’nin eşiğinden adımını içeriye attıktan sonra ceme katılan cümle canlar, kendi aralarında bir fark gözetmeksizin yanyana gelip bir can olurlar.
Alevi Cemleri, ceme katılan aileler tarafından sosyal dayanışma suretiyle yaşamaktadır. Diğer bir deyimle Aleviler, laikliği kendi içlerinde 1400 yıllık tarihi bir süreçte doğal olarak yaşatmışlardır.
Cemlerde Oniki Hizmet
1-DEDE (pir/mürşit): Cemi yöneten, yüksek öğretim görevlisi, hakem, hâkim, üst bilgili.
2-REHBER (yol gösteren): İlköğretim görevlisi, oniki hizmet sorumlusu.
3-ZÂKİR (ozan, aşık, sanatçı): Saz ve söz ustası.
4-GÖZCÜ (gözlemci): Cem evinde düzeni, sükûneti, disiplini sağlar.
5-ÇERAĞCI (ışıkçı): Cem evinde meydanı aydınlatır, delilci.
6-PEYİK (haberci): Halkı cem evine (yerine) çağıran.
7-NİYAZCI (lokmacı, kurbancı, sofracı): Halkın evlerinden getirdiği yiyeceklerle (niyaz) ilgilenir.
8-PERVANE (semah ve meydan sorumlusu): Meydan ve semahla ilgilenir.
9-İZNİKÇİ (temizlik sorumlusu): Temizlik ve ihtiyaç malzemeleri bulundurur. (Su,sabun, havlu, kap vs.)
10-FERRAŞ (süpürgeci): Cem meydanında simgesel temizlik görevini yapar.
11-SAKACI (saka, su dağıtıcı): Cemde su dağıtıcı. (Hz. Hüseyin’i anımsatma)
12-KAPICI (dış kapı görevlisi): Dışardan, içerden gelen gidenleri gözlemler, ilgilenir.
Kaynakça
www.aabf-inanc-kurumu.com/
/sö