Bu anlayış, tanrının varlığı karşısında şüpheci bir tavır almaktır. Bu görüş İlkçağ’da sofist filozof Protagoras tarafından öne sürülmüştür. Protagoras’a göre, Tanrı’nın duyularla algılanamaması, insanın ömrünün kısa oluşu tanrı hakkında bilgi edinmeyi engeller.
Agnostisizm, resmi olarak ilk defa 1800’lü yılların sonunda ünlü biyolog T. H. Huxley tarafından ortaya atılmıştır. “Bilinmezcilik” olarak da tanımlanır. Agnostisizm, tanrının varlığının “bilinemez” olduğunu savunur. Dinlerin tanrıdan gelmediğini söyler ve dinlerin tanrısını da reddeder. Ancak başka bir tanrının, bir yaratıcının varolup olmadığının hiçbir zaman bilinemeyeceğini söyler. Bu bakımdan agnostisizm, kendini, tanrı kesinlikle vardır diyen teizmden de, anrı kesinlikle yoktur diyen ateizmden de ayrı tutar.
Agnostisizm, doğrudan tanrıyı reddetmemekte, ancak onu bilmenin mümkün olmadığını öne sürmektedir. Tanrının varlığı ya da yokluğu hakkında hiçbir şeyin bilinemeyeceğini, bu sebeple “Tanrı vardır diyemeyiz ve keza anrı yoktur da diyemeyiz, zirâ bilemeyiz.” der.
Halit YILDIRIM 21-03-2002
Kaynakça
http://historicalsense.com/Archive/Fener38_2.htm
/sö